Tarihin gelmiÅŸ geçmiÅŸ en korku verici savaÅŸçılarından olan Deliler’in namını duymayanınız yoktur. Game Of Thrones’un Lekesizleri, Spartacus’ün savaÅŸçıları halt etmiÅŸ. Onların öldürmekten ziyade, düÅŸmanı korkudan kaçırmak gibi görevleri vardı. Devasa kıyafetlerin içinde, Osmanlı ordusunun başını çeken Deliler’i, tarih boyunca korkutmayı baÅŸaran bir düÅŸman daha duyulmadı.
AKIL HASTASI DEĞİL, FAZLA CESURDULAR
Osmanlı savaÅŸa giderken ordunun en önünde bir süvari grubu vardı; bunlar içinde tarzları, dış görünüÅŸleri ve savaşırken ki ustalıklarıyla ÅŸüphesiz ki ‘Deliler’di. Bu ismi gerçekten deli olmalarından deÄŸil, fazlasıyla cesur olmalarından alıyorlardı.

‘’GÖLGELERİ BİLE ÖLDÜRÜCÜYDÜ’’
Deliler heybetli görünüÅŸleriyle baÅŸlı başına bir korku abidesiydi; öyle ki, Venedikli yazar Vecellio Deliler'i ÅŸöyle tanımlıyordu; “Öylesine cesur hareket ederlerdi ki, insanları gölgelerinin bile öldürücü olduÄŸuna inandırmışlardı.”
OSMANLI TOKADININ MUCİTLERİ
Osmanlı’nın delilerine katılabilmenin iki ÅŸartı vardı; gösteriÅŸli bir fiziki yapıya sahip olmak ve savaÅŸma becerisini kanıtlayabilmek. Bu ÅŸartları yerine getirerek orduya katılan askerler yemin etmeleriyle birlikte sıkı eÄŸitimlere tabii tutuluyordu. Bunlardan en dikkat çekeni kuÅŸkusuz, herkesin korkulu rüyası Osmanlı tokadıydı. Onların elleri en özel silahlarıydı.
BİR VURUŞLA İNSAN BEYNİNİ DIŞARI AKITABİLİRLERDİ
Deliler bu meÅŸhur tokat için saatlerce mermer döverek ellerini büyütürlerdi. Gücü ve kuvveti hafife almayın; Deliler’in tokadı bir insanın beynini dışarı akıtabilecek nitelikteydi. BoÅŸuna nam yapmadı Osmanlı tokadı. Bu vuruÅŸta düÅŸman muhakkak önce bir sendeler, bazen atından düÅŸer, bayılır yahut savaÅŸamayacak hale gelirdi.

DÜÅžMAN ONLARI TAKLİT EDİYORDU
Hiçbir dış kuvvetten korkmayan bu süvarinin, ölüm korkusu da yoktu. Osmanlı’nın heybetli namına özenen nicelerini duymuÅŸtuk fakat Deliler, birçok kez olaÄŸanüstü savaÅŸma becerileri ve azimleri ile Osmanlı’nın düÅŸmanları tarafından taklit edildiler.
YIRTICI HAYVAN POSTLARI
Deliler’in baÅŸlarında kartal tüyleri, üzerlerinde ise yırtıcı hayvan postları vardı. Atın üzerinde duran tüm vücutlarından hayvanlara ait kanat, kuyruk, pençe gibi unsurlar sarkardı.

‘‘NASIL BİR VARLIKLA SAVAÅžTIKLARINI ANLAYAMAZLARDI’’
Bir baÅŸka Bizanslı tarihçi Chalkokondyles Deliler'i ÅŸöyle tarif ediyor;
"Deliler ile karşılaÅŸan düÅŸman, öncelikle neyle karşı karşıya olduÄŸunu, nasıl bir varlıkla savaÅŸtığını, karşısındakinin insan mı insan dışı bir varlık mı olduÄŸunu anlamaya çalıştığı için ÅŸaÅŸkınlık içinde kalır."
Orta ÇaÄŸ Avrupa'sı, Deliler'in insanüstü özelliklere sahip ölümsüz askerler olduÄŸuna inanıyordu. Tabii ki ölürlerdi ama ya eceliyle ya da baÅŸarabilene. Karşısında korkutucu bir ÅŸekilde giyinmiÅŸ, son hız ve cesaretle üzerine atıyla gelen bir deliyi gören düÅŸmanın pek ÅŸansı yoktur diye düÅŸünüyorum.

ZAMANLA ÇIÄžIRINDAN ÇIKTILAR
Osmanlı ordusuna uzun yıllar boyunca hizmet eden ordu zamanla başı boş hareket etmeye başlayarak askeri disiplinlerini yitirdiler. Bağlı oldukları beyliklere ve halka sıkıntı vermeye başlayan Deliler Ocağı, 1829 yılında II. Mahmud tarafından kapatıldı.